Babam diye söylemiyorum, iyi adamdı...
Bülent Manav | 24 Temmuz 2013, İstanbul
Mut eşrafından Manav Koca’nın en büyük oğlu Yaşar Ali Manav, 17 Temmuz 2013 tarihinde, mübarek Ramazan-ı Şerif’in dokuzuncu günü, tasını tarağını toplayıp bu dünyadan göçtü.
Hani diyor ya Cemal Süreya,
Hani diyor ya Cemal Süreya,
Sizin hiç babanız öldü mü?
Benim bir kere öldü kör oldum
Yıkadılar aldılar götürdüler
Babamdan ummazdım bunu kör oldum..
Kaderin cilvesi… Kendi doğumgününden iki gün sonra hayata
gözlerini yuman babamı, benim doğumgünümde toprağa verdik.. Mersin’de, Yahya Kemal’in Rindlerin Ölümü’nde
tasvir ettiğini andırır bir kabristanda…
Ölüm asûde bahar ülkesidir bir rinde;
Gönlü her yerde buhurdan gibi yıllarca tüter.
Ve serin serviler altında kalan kabrinde
Her seher bir gül açar; her gece bir bülbül öter.
Zeki bir çocuk olmasına rağmen, ailevi sebepler, okumasına
müsade etmedi. Kardeşlerinin ve bazı arkadaşlarının yüksek mektepler bitirmiş
olması ve fakat kendisinin ortaokuldan sonra devam edemeyişi, hep bir ukde
olarak kaldı içinde. Bu yüzden ondan en çok duyduğumuz sözlerden birisiydi
“Oğlum, mutlaka okuyun. Mut çapında değil Yurt çapında adam olun…”
40 yıldan fazla ticaret yaptı lâkin asla veresiye yahut
vadeli bir şey satmadı, vadeli bir şey de almadı. Kimseye bir kuruş borcu
olmadığı gibi, kimseden de bir kuruş alacağı yoktu. Hiç banka kredisi
kullanmadı, hiç kredi kartı olmadı. Hiçbir faturasını veya vergisini gününde
ödemedi, hep en az bir gün öncesinden ödedi... Ara sıra hatırlayıp, imrenmiyor
değilim hani…
Yazacak çok şey var elbette, ama sözün bittiği yerdeyiz ve
burdan ötede kelimelerin hiç bir hükmü yok…
Cenaze merasimini icra eden hocaefendilerin dudaklarından
dökülen çok hoş bir duayı hatırlıyorum:
“Allah Yaşar amcayı, korktuklarından emin, umduklarına nâil
eylesin…”
Amin.